EĞİTİM MÜFETTİŞLERİNİN ÖZLÜK HAKLARI

Ana sayfaDUYURULAR

EĞİTİM MÜFETTİŞLERİNİN ÖZLÜK HAKLARI

EĞİTİM MÜFETTİŞLERİNİN ÖZLÜK HAKLARI Denetim sistemi; Milli Eğitim Bakanlığının amaçlarına ulaşılması, yönetime geri bildirimde bulunulması ve yür

Öğretmenlik Meslek Kanunu Değişiklik Önerimiz
Kamuoyu Açıklaması
Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf TEKİN’in, Eğitim Müfettişlerinin Özlük Haklarının İyileştirilmesi İçin Yapılacak Yasal Düzenlemeye Esas Olmak Üzere ,Sendikamız Tarafından Hazırlanmasını Talep Ettiği Rapor, Milli Eğitim Bakanlığına Teslim Edilmiştir.

EĞİTİM MÜFETTİŞLERİNİN ÖZLÜK HAKLARI

Denetim sistemi; Milli Eğitim Bakanlığının amaçlarına ulaşılması, yönetime geri bildirimde bulunulması ve yürürlükteki mevzuatın uygulanmasını sağlaması bakımından, yönetimin vaz geçilemez unsurlarından biridir. Eğitim sistemini etkileyen tüm unsurların sürekli olarak değiştiği günümüzde, denetim sisteminin değişmemesi; rol ve işlevlerinin güncellenmemesi söz konusu olamaz. Bunun belirleyicisi de şüphesiz yasa koyucu ve bunların uygulayıcısı durumundaki yöneticilerdir. Sendikamız, bir sivil toplum örgütü olarak mesleğinde uzmanlaşmış üyeleriyle birlikte bu süreçte her türlü katkıyı sunmaya hazırdır.   

Kamu hizmetlerini düzenleyen genel yasa durumundaki 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36.maddesinde; eğitim müfettişliği, diğer müfettişlikler gibi kariyer meslek grubu olarak tanımlanmaktadır. Eğitim müfettişleri, kamu sektöründe görev yapan bütün müfettişler gibi yarışma sınavı ile seçilmekte ve 3 yıllık yetiştirme süreci sonucunda yapılan yeterlilik sınavı ile mesleğe girmektedirler. Ancak, kamuda müfettiş unvanına sahip diğer müfettişlerden özlük hakları noktasında aynı haklara sahip değildir.  Örnek olarak, müfettiş unvanlı diğer denetim elamanlarına ‘makam ve görev tazminatı’ ödenmekte iken, eğitim müfettişlerine bu tazminatlar ödenmemektedir.  Bu durum başta sendikamız olmak üzere çeşitli mahfillerde dile getirildiğinde; eğitim müfettişlerinin merkez denetim elemanı olmadıklarından dolayı bu tazminatlardan faydalanamayacağı belirtilmektedir. Oysa eğitim müfettişleriyle aynı pozisyonda olan ve taşra denetim elemanı olarak görev yapan Büyükşehir Belediyesi Müfettişleri ile bunlara bağlı ilçe belediye müfettişlerine sözü edilen aynı tazminatlar ödenmektedir.

Aşağıdaki tabloda, eğitim müfettişlerinin özlük hakları, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yer verilen diğer müfettişler ile karşılaştırılmıştır.

HAK EDİŞLERBAKANLIK MÜFETTİŞLERİ (657 Sayılı Kanuna Göre)BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MÜFETTİŞLERİ (657 Sayılı Kanuna Göre)EĞİTİM MÜFETTİŞLERİ (657 Sayılı Kanuna Göre)
Özel Hizmet Tazminatı% 195% 130% 130
Görev TazminatıVeriliyorVeriliyorVerilmiyor
Makam Tazminatıveriliyorveriliyorverilmiyor
Denetim Tazminatı% 30% 20% 20
Ek ödeme% 165% 140

Eğitim Müfettişlerinin özlük haklarının ne derece geride olduğunu belirtmek üzere Milli Eğitim Bakanlığı çalışanları arasında bir mukayese yapıldığında; MEB Teftiş Kurulu bünyesinde görev yapan Bakanlık müfettişinin Ağustos 2023 maaşı 39.143 TL, aynı durumdaki büyükşehir belediye müfettişinin maaşı 38.640 TL, yukarıda da belirtildiği üzeremesleğe girişleri, yetiştirilmeleri, görev ve işlevleri aynı olan bir eğitim müfettişinin maaşı, 30.153 TL,  eğitim müfettiş yardımcısının maaşı ise  27.205 TL’ dır. Maaşlar arasındaki bu farkları oluşturan kalemler, müfettişlere ödenen tazminatlardan kaynaklanmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişlerine ek ödeme ve diğer kalemlerdeki ödemeler birleştirilerek, tazminat ve ücret göstergesi olarak ödenmektedir.

Milli Eğitim Sistemi içinde Milli Eğitim Müdürüne bağlı olarak çalışan eğitim müfettişleri, halihazırda denetim, inceleme ve soruşturmalarından sorumlu oldukları okul müdürleri ve öğretmenler ile il milli eğitim müdürlüklerinde çalışan şube müdürü ve müdür yardımcılarından daha düşük maaş almaktadırlar.

(Tabloda yer alan meslek gruplarının maaş durumları 2023 Ağustos ayı verileridir)

Sıra NoMEVCUT DURUM
Meslek GrubuDerece KademeEk Gösterge Mevcut DurumNet Ödenen
1Öğretmen 3.60023,785 ₺
2Uzman Öğretmen1/43.60026,816 ₺
3Başöğretmen1/43.60030,965 ₺
4Şube Müdürü1/43.60031,867 ₺
5Eğitim Müfettişi1/44.20030,153 ₺
6Müfettiş Yardımcısı2/22.20027.205
7Hizmetli6/821.928

Okul yöneticileri ve öğretmenlere, uzman öğretmen, başöğretmenlik ödemeleri ile ek ders ücretlerinin eklenmesi halinde, eğitim müfettişleri ile aralarındaki gelir farkı daha da artmaktadır. Bu durum; işyerlerinde çalışma barışını bozmakta, meslektaşlarımızın iş doyumu ve heyecanını olumsuz etkilemekte, eğitim sistemine geri bildirim sağlayan denetim etkinliklerini verimsizleştirmektedir. Meslektaşlarımız; haksızlığa uğramışlık duygusu içerisinde, milli eğitim alanında gerçekleştirilen her türlü yenilik ve değişime istenilen katkıyı sağlayamamakta, uzun yıllar içerisinde oluşan kurum kültürleri gittikçe zedelenmekte, eğitim sistemi entropiye uğrayarak verimsizleşmektedir.

Görev alanı içerisinde aynı işi yapan; aynı inceleme/soruşturma dosyalarını hazırlayan/imzalayan müfettiş ünvanlı aynı personele ciddi farklarda maaş ödenmesi, taraflar arasında ayrışmaya neden olmakta, yüksek maaş alan müfettiş dahi bu durumdan rahatsızlık duymaktadır. Bakanlıktan, Valilikler emrine gönderilen veya taşra teşkilatında görevli iken Bakanlık bünyesine alınan müfettişler ile geçmişten beri İl Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde görev yapan müfettişlerle birlikte sistemde üç farklı maaş alan müfettiş bulunmakta, bu da kurumlarda çalışma barışını bozarak, yaptığı iş itibarıyla adaleti sağlamayı amaçlayan meslektaşlarımızın kendi içlerinde, adalet duygusunu yitirmelerine neden olmaktadır.

Eğitim müfettiş yardımcıları ise, eğitim müfettişleri ile aynı görev ve sorumluluklara sahip olmalarına ve göreve atanmalarıyla birlikte aynı işi yapmalarına karşın, özlük hakları itibarıyla daha da kötü durumdadırlar. Bakanlığımızın 2022 yılı içerisinde açmış olduğu Eğitim Müfettişleri Yardımcılığı Sınavına, girebilecek kişi sayısı 95.000 olmasına rağmen, bu büyük gruptan sadece 4.500 kişi sınava başvurmuştur. İhdas edilen 750 kişilik kadroya yalnızca 220 kişinin atanması, anılan kadroların doldurulamaması nedeniyle ikinci bir sınav sürecinin başlatılmış olması, müfettişlik mesleğinin günümüzdeki durumu konusunda önemli bir değerlendirme ölçütü olarak kabul edilmelidir. Sözü edilen sınavların yenilenmesi ve tekrarlanması soruna çözüm olmayacaktır. “Değişkenler değişmeden, aynı işlemlerin/ uygulamaların tekrarlanması halinde, aynı sonuca ulaşılacağı” bilimsel bir ilkedir. Bakanlığımızın ikinci kez tekrarladığı müfettiş yardımcısı alınması yönündeki uygulamaları bu durumla benzerlik arz etmektedir. Sözü edilen sürecin devam etmesi halinde, nitelik olarak ta mesleğe uygun olmayanların bu mesleğe yönelmeleri söz konusu olacak ve ciddi bir nitelik sorunu ortaya çıkabilecektir.

2016 Yılında taşra teşkilatında görev yapan eğitim müfettişleri arasından Bakanlıkta görev alacak 450 müfettişin seçiminde yaşananlar, milli eğitim camiasında çok uzun süre eleştiri konusu olacaktır. Müfettiş ünvanını kazanmış, mesleğinde uzmanlaşmış meslektaşlarımızın ikinci bir kez seçime tabii tutulması, yapılan -sözde- mülakatın hiçbir yasal dayanağı olmaması, uygulanması sürecinde personel seçiminde dikkate alınması gereken bilimsel temelli hiçbir ölçüte yer verilmemesi; yüksek lisans, doktora gibi lisans üstü dereceleri, yabancı dil bilgisi ve mesleki sertifikasyon gibi ölçütlerin kullanılmamış olması, kabul edilebilir bir durum değildir. Mülakat komisyonunda yer alan şahısların kendilerinin de aynı mülakata girmeleri ve başarılı olmaları (!); her türlü hukuk, etik değer, akıl ve vicdanla bağdaştırılamaz. Nitekim bu uygulama, açıklanan gerekçeler nedeniyle en üst yargı olan Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu tarafından iptal edilmiştir. Olması gereken; personel seçiminin bir aşaması olan, “mülakatın, mülakat gibi yapılmasıdır.” Yapılamıyorsa; böyle bir uygulamanın hiç yapılmaması, şüphesiz yerinde olacaktır.

Raporun önceki bölümünde yer verildiği gibi, 657 Sayılı Kanunu’nun aynı madde metinlerinde kariyer meslek grubu olarak yer alan, 3 yıl süren bir yetişme dönemi sonrasında mesleğe yarışma ve yeterlilik sınavı ile atanan, görev tanımları, işlev ve sorumlulukları müfettiş ünvanlı diğer denetim elemanları ile aynı olan meslektaşlarımızın özlük haklarının da müfettiş ünvanlı diğer denetim elamanları ile aynı olması gerekmektedir. Meslektaşlarımızın teftişinden sorumlu oldukları öğretmenlerden daha düşük maaş almaları, görevde yükseldikçe maaşlarının düşmesi hayatın olağan akışı ve devlet geleneğimize aykırılık teşkil etmektedir. Yönetimin bir alt ögesi olan denetim sisteminin elemanları durumundaki eğitim müfettişlerinin özlük haklarının iyileştirilmesi; şüphesiz sadece maddi boyutla sınırlı değildir. Meslektaşlarımızın; yönetim erkinin çıkardığı yasal mevzuatın uygulanması konusunda, yöneticilere ve eğitim sistemine geri bildirimde bulunmaları, bu yönde yetki ve etki güçlerini kullanmaları, kurumlara rehberlik yapmak suretiyle gelişim süreçlerine önemli katkı sağlamaları, kurumlar açısından hayati önem taşımaktadır.

Çözüm Önerileri:
1Sendikamızın kurulduğu yıldan beri savunduğu, resmi olmasa da günümüzde  fiilen uygulanan; taşra teşkilatında görev yapan tüm Eğitim Müfettişlerinin MEB Teftiş Kurulu Başkanlığına bağlanarak ihdas edilecek olan çalışma merkezlerinde görev yapmaları.
2  657 Sayılı Kanunu’nun “Zam ve Tazminatlar” başlıklı 152’nci maddesinin II-Tazminatlar A- Özel Hizmet Tazminatı bölümünün (h) bendinde yer verilen Eğitim Müfettişlerinin aynı maddenin (g) bendine alınması;
657 Sayılı Kanunu’nun IV Sayılı Makam Tazminatı Cetvelinin 8 inci fıkrasının (a) bendi eklenmesi ve 666 sayılı KHK’nin (I) Sayılı Cetvelin  A/1-j bendin de yer alan Eğitim Müfettişlerinin 666 sayılı KHK’nın (I) Sayılı Cetvelin A/1-f bendine eklenerek  ödemenin %140 tan %185’e çıkarılması halinde özlük haklarında var olan adaletsizlik giderilecektir.
3Eğitim Müfettiş Yardımcılarının, aynı ünvana sahip meslektaşlarıyla eşit haklara sahip kılınması. (2200 olan ek göstergelerinin 3600’e yükseltilmesi)  

Sonuç: Halihazırda taşra teşkilatında görev yapan biz eğitim müfettişleri ve müfettiş yardımcılarına reva görülen uygulamalar, en başta hukuka, yürürlükteki yasalara, insan ve meslek onuruna ve hayatın olağan akışına aykırıdır. Şüphesiz bu durumun, bu ayıbın sorumluları bizler değil; isim ve makamları belli olan yetkililerdir. Ümit ve inancımız; hak ve gerçek olanın -geciktirilip önlenmeye çalışılsa da- zaman içerisinde mutlaka gerçekleşecek olmasıdır. 

Not: Bu yazıda belirtilen hususlar bir rapor haline getirilmiş, Bakanlığımızca daha önce hazırlanmış olan özlük haklarımızla ilgili yasa tasarısı da ek yapılarak, Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf TEKİN’e iletilmiştir.

Merkez Yönetim Kurulu